Mitsubishi L200 2,4D Pick-up Detaylı İnceleme

Mitsubishi L200 tasarımına bakıldığında ilk söylenecek şey; modelin baz versiyonunda gerçekten de ne yazık ki çok iddialı bir görünüm sunulmuyor. Zaten bu nedenden olsa da gerek tüketiciler bu araçta hep albenili üst versiyonları satın alıyor. Üst versiyonlarda da sunulan jantlar ve krom detaylar başta olmak üzere şık detaylar tasarımdaki ahengi artıyor. Aracın ön tasarımında çok da büyük olmayan farlar dikkat çekerken, farlarla bütün halinde gibi duran krom görünümlü ızgara ve tamponun alt kısmındaki koruma çıtası uyum içinde. Kapı kollarında ve aynalardaki krom görünümlü kaplama da bu ahengin devam ettirilmesi için yapılmış bir uygulama. Aracın önden ve yandan hem güçlü hem de şık görünmesini sağlayan bu detaylar arkada ise farlarla uyumlu nispeten küçük stoplar ve krom görünümlü arka tamponla sonlandırılmış. L200’e ister parça parça isterseniz de bütünüyle bakın kesinlikle çok başarılı bir tasarıma sahip olduğunu göreceksiniz.

Mitsubishi tasarımcıları aracın hatlarını ortaya çıkartırken abartılı ölçüde büyük jantlar, devasa hava girişleri gibi detaylara yer vermeden akıcı ve göze hitap eden bir model ortaya çıkartmış.

Mitsubishi marka araçlar, ülkemizde binek modelleri ile çok tanınmıyor. Bu nedenle de çoğu tüketicinin gözünde Mitsubishi denilince ticari araçlar ve buna bağlı olarak konfor yönünden zayıf yaşam alanları geliyor.

Mitsubishi L200’nin iç mekan tasarımı ise bu ön yargıları tamamen yıkan bir yapıya sahip. Öncelikle aracın 3000 mm’lik dingil mesafesi sayesinde yaşam alanı genişliği çok başarılı. Gerek önde gerekse arkadaki diz, baş ve omuz mesafeleri toplamda 5 kişinin yolculuk etmesi için yeterli. Aracın arkasındaki 1 tonu bulan yükleme alanı da çok kullanışlı ve uzun eşyaları bile sorun olmaktan çıkartan bir alana sahip. Versiyona göre açık veya kapalı olarak alınabilen arka kısımda kapalı versiyonlar sahip oldukları kilitle eşyalarınızı güvende tutmanızı sağlıyor.

L200’ün iç mekanının ön yargıları yıkan kısımların başında yüksek malzeme ve işçilik kalitesi geliyor. Orta konsola hakim olan plastik malzeme çoğu rakibinden daha yumuşak ve montaj hataları da sınıf ortalamalarının gerisinde. Klasik Japon anlayışının bir sonucu olarak iç mekanda koyu renkler tercih edilmiş olmasına rağmen geniş camlar sayesinde iç mekana giren ışık ve buna bağlı olarak ferahlık hissi yüksek. Araçta sunulan zengin konfor donanımları sayesinde de uzun yolculuklar bile keyifli hale geliyor. Isıtmalı koltuktan dokunmatik multimedya ekranına kadar uzun tutulan donanım listesi iç mekandaki kalite algısını da yükseltiyor.

Mitsubishi L200 motor konusuna gelince, ülkemizde sadece 2.4 litrelik dizel motorla alınabiliyor. Ancak versiyona göre bu motor 154 veya 181 HP güç üretiyor. Serinin en üst versiyonu olan Blizzard’da 5 ileri otomatik şanzıman da standart olarak sunuluyor. Alt versiyon olan 151 HP’lik modelde ise 4×2 çekiş sistemi de otomatik vites kutusuyla alınabiliyor.

Mitsubishi L200 çekiş sistemi nasıl, sorusunun yanıtı da şöyle: Test ettiğimiz en güçlü seçenek olan Blizzard dört tekerlekten çekiş sistemiyle bu gücü yere aktarırken Mitsubishi tüketicilere arkadan itişli 4×2 versiyonu da sunuyor.

Alt devirden itibaren özellikle tork üretme konusunda bir hayli başarılı olan motor 2500 d/d’de sahip olduğu 430 Nm torku sürücüsüne sunuyor. 3500 d/d’de ise 181 HP hazır olmuş oluyor. Motorun yüksek gücü sayesinde yüklü durumlarda bile en ufak bir güç eksikliği hissedilmezken 177 km/s’lik maksimum hız değeri bir pick-up için oldukça iyi. İlk çalıştırmalarda motor biraz sallantılı ve sesli olsa da ısınmaya başlamasıyla birlikte bu olumsuzluktan kurtularak konfor seviyesini de artırıyor.

Mitsubishi L200 çok yakar mı: Motorun yüksek gücüne karşılık 100 km’deki ortalama 7.2 litrelik tüketim değeri ise oldukça düşük. Reel kullanımlarda bu değer 9 litre seviyesine yükselirken, bu sonuç bile yüksek değil.

İlk kez 2008 yılında eski nesliyle Euro NCAP çarpışma testine alınan L200, o dönem 4 yıldız almaya hak kazandı. Güncel versiyonuyla da 2015 yılında teste giren model o yılki testten de 4 yıldız alarak günü noktaladı.

Önden alınan darbede yetişkinlere %81’lik koruma sağlayan model çocuk koruması konusunda da %84 başarı elde etti. Bu araçların en büyük dertleri olan yaya güvenliği konusunda %76 gibi sınıf ortalamalarını aşan bir başarı gösteren L200, sahip olduğu elektronik yardımcılarla da %64 almaya hak kazandı. Aracın standart donanımında sürücü-yolcu için ön-yan-perde hava yastıkları, sürücü diz havayastığı, ABS, EBD, treyler savrulma sistemi, ISOFIX bağlantıları gibi pek çok kalem sunulurken, üst versiyonda bunlara ek olarak şerit takip sistemi de alınabiliyor.

Pick-up modeller genellikle asfalt üzerinde sallantılı ve sert sürüşleriyle bilinir. Özellikle sürat arttıkça onları yolda tutmak da zorlaşır. Ancak L200 bu konuda bir hayli iddialı. Asfalt üzerinde son derece kolay kullanımlı olan model, hız arttıkça da güven veren yapısından taviz vermiyor. Araç yolda pek çok rakibi gibi gezinmiyor ve yola sağlam basıyor. Ancak elbette bu modellerin ortak sorunu olan düşük arka koltuk konforu bu modelde de var. Yani yükleme alanı boşsa arka koltukta sallantılı bir yolculuk yapmak kaçınılmaz oluyor.

Neden Mitsubishi L200: Mitsubishi L200’ün en başarılı olduğu konuların başında ise arazi performansı geliyor. Uzun yıllardır Paris-Dakar Rallisi’nden elde edilen tecrübeler ışığında L200 arazide asfalt üzerinde olduğundan daha rahat ilerliyor. Her türlü engeli sorunsuzca aşabilecek gibi duran L200, emin olun bunu gerçekten de başarıyor ve ister karlı isterse de çamurlu zeminlerde hızını kesmeden ilerleyebiliyor. 30 derecelik yaklaşma, 22 derecelik uzaklaşma açılarına sahip olan L200,23 derecelik rampa açısına sahip. Yerden 205 mm yüksekliğinde olan model uzun amortisör strokları sayesinde yerle temasını kaybetmeden engelleri aşabiliyor.