Volvo USA Starbucks Şubelerine EV şarj istasyonu kuracak… Sistem bir ücret karşılığında tüm elektrikli araç sürücülerine sunulacak.
Volvo Car USA, İsveçli markanın elektrikli araç şarj ağı kurmak için Starbucks ile ortaklığını duyurmasıyla arabalar ve kahveye yeni bir anlam kazandırdı. İlk adımlar, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Seattle ve Denver eyaletleri arasındaki mağazalarda şarj cihazlarının kurulumunu içeren bir pilot projeyi içerecek. Ayrıca Volvo bu projeyi tanıtırken “Starbucks şubelerinde halka açık elektrikli araç şarj ağı” olarak adlandırdı.
Projenin ilk noktaları Seattle’dan Denver’a kadar olacak
Amerika Kıdemli Başkan Yardımcısı, Volvo Car ABD Bölge Başkanı ve CEO’su Anders Gustafsson, “Volvo Cars, insanlara hareket özgürlüğü vermek ve çevre üzerindeki etkilerini azaltmak istiyor. Starbucks ile çalışarak, arabaları şarj olurken onlara dinlenebilecekleri keyifli yerler vererek bunu başarabilir.” açıklamasında bulundu.
Planın ilk aşaması, Denver ile Amerika merkezli kahve şirketinin Seattle’daki merkezi arasındaki 15 Starbucks şubesine 60’a kadar Volvo markalı şarj cihazı kurmayı içeriyor. Altyapı, güzergah boyunca yaklaşık her 160 kilometrede bir ChargePoint DC hızlı şarj cihazları aracılığıyla işlenecektir. Ayrıca Volvo’ya göre bu şarj cihazlarından biri bir Volvo C40 Recharge pilini yaklaşık 40 dakikada yüzde 20’den yüzde 90’a kadar şarj edebilecek.
Volvo ve Starbucks, projesini genişletmeden önce Starbucks şubelerine EV şarj cihazlarının uygunluğunu değerlendirmek için pilot bölge uygulamasını kullanacak. Seattle-Denver eyaletleri arasındaki güzergah boyunca şarj cihazı kurulumu bu yaz başlayacak ve yıl sonuna kadar tamamlanması beklenmektedir. Volvo, Starbucks EV spotlarını “şarj edilecek tanıdık, güvenilir, temiz ve güvenli mekanlar.” olarak adlandırmaktadır. Amerikalı kahve zinciri Starbucks’un kıdemli yöneticilerinden biri olan Michael Kobori, “Müşterilerimizin elektrikli araçlarını Starbucks mağazalarında nasıl şarj edebileceğimizi test etmek için Volvo Cars ile ortak olmaktan heyecan duyuyoruz. Starbucks’ın müşterilerimizin bağlantı kurmasına yardımcı olduğu bir gelecek hayal edin, üstelik bu gelecek sürdürülebilir.” dedi.
Amerika’daki elektrikli Volvo sahipleri için ayrıcalıklar olacak 
Sistem, tüm EV sürücülerine bir ücret karşılığında sunulacak olsa da Volvo sahipleri her bir şarj istasyonunu ücretsiz veya indirimli olarak kullanabilecek. Ayrıca son model teknolojilerle donatılmış Volvo Recharge modelleri, bu şarj istasyonlarını bulmak ve bunlara erişmek için gösterge paneli sisteminin bir parçası olan entegre ChargePoint uygulamasını kullanabilecek. Volvo’nun elektrikli araç modellerinde sahip olmayan diğer sürücüler, benzer işlevler için ChargePoint akıllı telefon uygulamasını kullanabilecek.
Volvo elektrikli araçlarıyla popülerliğini kaybetmiyor
Volvo-Starbucks işbirliği, otomobil üreticisinin 2030 yılına kadar tamamen elektrikli bir otomobil üreticisi olma hedefindeki en önemli adımlardan biridir. Mevcut tamamen elektrikli modelleri arasında 0-100 Km/Saat’e 4,5 saniyede ulaşabilen XC40 Recharge ve 350 km üstünde menzile sahip XC40 Recharge yer almaktadır. Ayrıca Volvo hibrit serisi için Recharge etiketini kullanmaktadır. S60 ve S90 sedanlar, V60 vagon ve XC60 ve XC90 crossover modelleri zaman gelişen projeler ve sistemler sayesinde hem hibrit hem de yüzde yüz elektrikli olarak karşımıza çıkacak. Unutmamamız gereken en önemli konu Volvo’un elektrikli araçları ayrı ve önemli bir marka olarak değerlendirmesidir. Bu yüzden geliştirdiği projeler ve araçlar sayesinde önemli elektrikli araç üreticilerini geçme ihtimali oldukça yüksek.
Volvo’nun yıllardır sürdürdüğü kalitesi, son yıllarda satışa sunduğu elektrikli araç modelleriyle oldukça arttı. Üstelik yeni geliştirdiği ortaklıklar ve projeler sayesinde Volvo ve Starbucks’ın hem popülaritesi hem de satış oranları artacaktır. Sonuç olarak son model teknolojilerle donanmış arabasını şarj ederken keyif kahvesi kim içmek istemez ki? Volvo USA Starbucks Şubelerine EV Şarj istasyonu kurması, elektrikli araçlara karşı olumsuz olan şarj ve menzil algısını da yıkacaktır.
Artık elektrikli araçlar hayatımıza daha da yerleşiyor. Türkiye için bu mesele söz konusu olmasa da bu uygulama ABD’de başarılı olacaktır. Ülkelerin yenilikleri nasıl karşıladığı gerçekten önemli. Bu anlamda markalar ona göre şekil almalı.