Volvo CEO’su Hakan Samuelsson’a göre, Volvo ve Geely arasındaki birleşme veya ittifakla ilgili görüşmeler büyük olasılıkla önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde devam edecek. Tam olarak birleşme kararına şuan için varılmış değil çünkü bilirsiniz ki bürokrasi yavaş bir işleyişe sahiptir.
Volvo yetkilisi, bu birleşme görüşmelerinin ilk etapta ertelenmesinin nedeninin, Geely’nin Şangay’ın Yeni Yıldız Pazarı’nda bir liste alma hedefi olduğunu söyledi. Bu da şirketlerin herhangi bir sermaye yapısı değişikliği yapmalarını yasakladığını açıkladı.
Volvo ve Geely: Geçmişi ve ileriye yönelik planlar
İki şirketin birlikteki ilk geçmişleri, Zhejiang Geely Holding Group’un 2010 yılında Ford’dan Volvo’yu satın almasıyla başladı. Çin menşeili üretici Geely, Avrupa’daki tüketicilerin de beğenilerine hitap edecek kadar modern bir model üzerinde çalışmalar yaptı. Aynı zamanda Çin ve o çevredeki pazara hakim.
“Birinci çeyrek gelecek yıl daha gerçekçi. Bir kombinasyona baktığımızı ve farklı şekillerde yapılabileceğini söylemiştik. Platform paylaşımı vb.” dedi Samuelsson. Autonews Europe ayrıca, her tür bir birleşme anlaşmasının her iki şirketin de kimliklerini koruyan bir stratejiye sahip olması gerektiğini bildirdi.
Volvo Tarafından Açıklama Geldi
Özellikle Volvo, düşük emisyonlu araçlara yatırım yapma yoluna devam edebilmek istiyor. Bu amaç doğrultusunda Samuelsson bu haftanın başlarında şirketinin önümüzdeki 10 yıl içinde yalnızca elektrikli bir marka olacağını belirtti.
Volvo tarafından yapılan açıklamada “Volvo elbette çok gurur duyuyor… ve Geely markasıyla gurur duyuyor. Ayrıca Volvo sadece Avrupa takım yıldızının bir parçası olmak istemiyor ve işbirlikleri ile birlikte tüm dünyaya araç satışı yapmak istiyor.” denildi. Volvo CEO’su Hakan Samuelsson, “Geely’nin Volvo’ya Çin’deki birçok verimli tedarikçiye erişim sağlayabileceğini eklemeden önce, bir tür ittifak kurmak için bir fırsat. ” sözleri geçti. “İlerlemenin en iyi yolunun ne olduğunu görelim.” diyerek Samuelsson’un açıklaması sona eriyor.
Diğer küresel haberlerde Volvo, çevre kredilerini Ford Avrupa’ya sattı ve her iki otomobil üreticisi de bu yıl daha sıkı filo emisyon kurallarıyla karşı karşıya kaldı.
